22 Kasım 2025 Cumartesi

Seyad Beg Kılamının Tarihsel Arka Planı ve Redkan Dengbêj Geleneğindeki Yeri

Seyad Beg Kılamının Tarihsel Arka Planı ve Redkan Dengbêj Geleneğindeki Yeri

Redkan aşiretinin zengin sözlü kültürü içinde özel bir yere sahip olan Seyad Beg kılamı, hem tarihsel gerçekliklere hem de dramatik bir insanlık hikâyesine dayanmasıyla dikkat çeker. Bu kılam, Çarlık Rusyası döneminde Erivan ve Tiflis hattında geçen trajik bir olayın ardından yakılmıştır. Bu yazıda kılamın tarihsel arka planı, aktarım zinciri ve sözlü kültürdeki karşılığını ele alacağız.

Redkan Aşireti, Erivan ve Çarlık Rusyası Dönemi

19. yüzyılın ikinci yarısı ve 20. yüzyılın başlarında Redkan aşireti büyük oranda Erivan, Surmali, Ağbaba ve Kars bölgelerinde yaşamaktaydı. Bu dönem Osmanlı Devleti ile doğrudan ilgili değildir; bölge Çarlık Rusyası idaresi altındadır ve Redkanlılar bu coğrafyada Rus tebaası durumundadır. Dolayısıyla kılamın hikâyesi de Rusya idari yapısının ve Kafkasya’daki Kürt yaşamının bağlamı içinde değerlendirilmelidir.

Seyadê Qecerî ve Emerê Dîllê: Hikâyenin Başlangıcı

Kılamın ana kahramanlarından biri olan Seyadê Qecerî, Redkan aşiretine mensup olup o dönemde Rusya idaresi içinde kaymakam (naçalnik) olarak görev yapan saygın bir kişidir. Bir gün Emerê Dîllê’ye dönerek ona:

 
“Were ji min ra kilamekê bêje” – “Gel bana bir kılam söyle.” der.

Fakat Emer kılam söylemez. Aradan çok uzun süre geçmeden Seyadê Qecerî’nin tayini Erivan’dan Tiflis’e çıkar. Tiflis’e yerleşir yerleşmez Erivan’daki memurlara haber göndererek şu emri verir:
“Emer’in ellerini kelepçeleyin ve onu Tiflis’e getirin.”

Mevsim kıştır. Buz gibi yollardan Emer kelepçeli şekilde Tiflis’e götürülür. Nihayet Seyad Bey’in karşısına çıkardıklarında Seyad Bey memurlara şöyle der:
“Emer’i bırakın.”

Ancak tam bu esnada Seyad Bey orada, Emer’in gözleri önünde vefat eder. Emer, büyük üzüntü içinde orada, hem kendisi hem de Seyad Bey için tarihe geçecek olan Seyad Beg kılamını yakar.

Kılamın Aktarımı ve Dengbêjlerin Rolü

Kılam uzun yıllar boyunca sözlü geleneğin güçlü hafızası sayesinde yaşamış; ancak hikâyesinin aslı yalnızca birkaç yaşlı dengbêj tarafından bilinmiştir. Bu değerli bilgiler Muş Koxak (Dokuzpınar) köyünden büyüğümüz Hacı Koç Ali Arslan tarafından aktarılmıştır.

Kılamı geniş kitlelere ulaştıran en önemli isimlerden biri ise yine Redkan aşiretinden olan büyük dengbêj Dengbêj Reso olmuştur. Onun kendine özgü yorumu, kılamın bugün bilinirliğini artırsa da kılamın hikâyesine hâkim olanların sayısı oldukça azdır. Bu yazının amacı hem bu tarihsel arka planı kayıt altına almak hem de kılamın sözlerini güvenilir kaynaklardan bir araya getirmektir.


Seyad Begê Min – Dengbêj Reso’nun Dilinden

Osmanê Celalî go Emero de rabê gidî qasekî em herine mala me ye 

Îsmaîl teze ji Axirkelekê kete hundur kaxizekî li rûyê Emer xist go Emero de rabe 

sed yazix Sîbîryê tê mîrê mi ferman e 

hey wayê wayê 

ax mîrê mi ferman e wayê 

ax fermana mîrê mezin e hey wayê wayê

Gidî rabe li Axirkelekê li kêlekê sekiniye îro li heyatê 

kulê tu yê bi kul bî têkevî mala bavê Seyad Begê 

îro li kaxizê li defterê li hukumatê 

Eyşê digo Perîşanê rebenê rabe 

destê Emer girêdanê berê wî dane Tiflîsê rêka Taxabûra şewîtî

sed yazix ezê çi bikim berf bibare ji îşev pê re 

sazlaxeke sar mîrê min ferman e 

hey wayê wayê 

ax mîrê mi ferman e wayê 

ax fermana mîrê mezin e hey wayê wayê

Lo lo rabin gidino îro eza rebena kelekûtê şewitî ketim bi hewşan e 

wey la korayî di herdu çavê mi da hatê 

Seyat Begê mi siwarê kumeytekî kapreş î saxrîpan e

Emer digo xwezil ji vir da sala ez girtîyê Sîbiryê bûma 

ciwaba mirîtiya Seyad Begê nedana mi 

negotana ji mêrè olêmê ra mirin qirar dane

mîrê mi hey wayê 

ax mirê mi hey wayê 

mîrê mi ferman e hey wayê ez nemînim li dunyayê.


Sonuç

Seyad Beg kılamı yalnızca bir ağıt değildir; Redkan aşiretinin Kafkasya’daki serüveninin, Rus yönetimi altındaki tarihsel konumunun ve dengbêjlik geleneğinin en güçlü tanıklarından biridir. Bu kılam, hem bireysel bir dramı hem de bir halkın hafızasını günümüze taşıyan nadir eserlerdendir. Hikâyesinin aslına uygun biçimde kayıt altına alınması, sözlü kültürün gelecek kuşaklara aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır.

3 yorum:

  1. Xwêdê rehma xwê lêkin..

    YanıtlaSil
  2. Bizimkiler tüm kafkasya ve Baküye kadar gidip gelmişler.Rewanda iken rahmetlik dedim diyordu babam ve amclarım Baküye erkek davarı satmaya götürüyorlardı.Bu fotoğraflar sosyal durumu ve kültürümüzü çok iyi gözler önüne sermiştır..Coğrafyaya ışık
    Tutmuştur.Yaşam felsefesini ortaya atmiş
    tır.Üçyüz yıl öncesini tasavur ediyoruz.Allah hepsine rahmet etsin.

    YanıtlaSil
  3. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah

    YanıtlaSil